Akıllı, ergenlik çağına ulaşmış ve oruç tutmasına engel bir durumu bulunmayan her Müslüman’ın Ramazan ayında orucunu tutması farzdır. Bazı mazeretlere sahip kişiler bu ayda oruç tutmakla yükümlü olmaz, daha sonra kaza etmelerine veya yerine fidye vermelerine kolaylık sağlanır. Yolculuk esnasında tutulmayan oruçlar, daha sonra kaza edilir.
Oruçlu Hz. Peygamber (SAS), Mekke fethi için sefere çıktığında, Kedid denilen yere varılınca orucunu bozmuştur. Uzman bir doktor tarafından oruç tutması halinde hasta olacağı bildirilen kimse iyileştiği takdirde kaza edebilir. Hamilelik ve çocuk emzirme, zor ve meşakkatli işlerde çalışmak ve yaşlılık hallerinde de dinimiz İslam, oruç müessesesinde kolaylık getirir.
Zaman olarak “İmsak”, sabah namazı vaktinin giriş ve orucun başlayış anını ifade eder. Oruç tutacak kişinin bu vakitten itibaren -ezan okunmuş olsun olmasın- imsak vaktinin girmesiyle birlikte yemeye ve içmeye son vermesi şarttır. Ağız veya burundan su yutulmadıkça yıkanmakla veya gusül abdesti almakla oruç bozulmaz. Cünüp olan kimsenin ise elini, ağzını yıkamadan yeyip içmesi uygun görülmemiştir.