Son Sultan Vahdettin İngiliz Yardımıyla Nasıl Kaçtı?

Abdülmecit’in 30 çocuğundan 23’üncüsü olan Sultan Vahdettin, “İstanbul’da hayatımı tehlikede gördüğümden İngiltere devletine sığınır ve bir an önce başka bir yere götürülmemi talep ederim efendim. Müslümanların Halifesi Mehmet Vahdettin.” diye kısa ve endişeli bir mektup kaleme aldığında tarihler 16 Kasım 1922’i göstermektedir. Dönemin İstanbul İşgal Orduları Komutanı General Harrington’dan ve İngilizlerden sığınma talep eder. “Düşmana sığınan, yani resmen esareti kabul eden bir halifenin halifeliği devam eder mi?” sorusu ilerleyen yıllarda sıkça sorulur. TBMM ise kaçıştan bir gün sonra, 18 Kasım 1922’de Vahdettin’in halifelik sıfatını kaldırarak yerine Abdülmecit Efendi’yi halife olarak tayin edecektir.

Vahdettin, 17 Kasım 1922 Cuma sabahı; oğlu Ertuğrul (Osmanoğlu), beş değerli eşi, müzik hocası, doktoru, baş mabeyincisi ve iki sekreteriyle beraber Yıldız Saray’ının yan kapısından gizlice çıkarılarak, Harbiye’deki bir ambulansla rıhtıma nakledilmiş ve oradan da İngiliz Malaya Savaş gemisine alınarak Malta’ya kaçırılmıştır. Malta’da; İngilizlere haftalık maliyeti 100 sterlin olan “Kraliyet Topçu Subay Mahfili lojmanlarında” konuk edilir. O tarihlerde İngiliz parlamentosundan bir vekil eski sultanı ölene kadar biz mi besleyeceğiz diye sorar.

Şampanya kadehleri kaldıran, damat adayları ile görüşen ve aynı zamanda içkiyi seven bir bestekar Vahdettin’in misafir odasında çıplak kadın resimleri de bulunurdu. Sakal bırakmayan; eşlerinin kızlarının ve torunlarının başları açık Vahdettin’in bu ve benzer hareketleri “halifeliğini” San Remo’da bir kez daha sorgulanır hale getirecektir.

“Vahdettin hain olabilir ancak hırsız değildi!” İddiası

Vahdettin’in parasız pulsuz Türkiye’den kaçtığı iddia edilir. 1918 Temmuz ayından 1922 Kasım’ına kadar 51 ay tahtta kalan sultanın 1.020.000 altın ödenek aldığı sabittir. Türkiye’den ayrılırken yanına ne kadar para aldığı konusunda ise net bir bilgi mevcut değildir. Değişik kaynaklarda bu meblağ; 3000 yahut 50.000 lira ve 23.000 altın arasında değişmektedir. Tütüncübaşı Şükrü Bey’in ifadelerine göre Vahdettin’in yanında ve hesabında 23.000 altın vardır.

Vahdettin’in Gurbet Hayatı Nasıl Geçer?

Vahdettin, Malta’dan sonra Avrupa’ya geçer ve San Remo İtalya’da orta halli bir villaya yerleşir. Devam eden dönemde İstanbul’da kalan eş ve yardımcıları da gelince yıllığı 600 İngiliz lirasına Magnoli (Manolya) villası adlı büyük bir köşke geçilir. Meyve bahçeleri ile 15 dönüme yayılan villa 40 odalı mükellef bir kasırdır. Esvapçıbaşından, ibriktarbaşına kadar tam kadro Harem erkanı bol maaşlarla İstanbul’dan taşınır. Bütün teşrifat ve merasim refah ve bolluk içinde tam tekmil devam etmektedir. Aç yaşardı ama onurlu öldü tefrikalarının ne kadar gerçekçi olduğu bu şekilde görülebilmektedir. Hovardaca alışkanlıklar yüzünden bu paralar elbette bitecektir.

Yaverler, mabeynciler, ağalar, beyler ve mirasyediler işi adamakıllı ayyaşlığa dökerek San Remo’da tam manasıyla birer alemci olurlar. Vahdettin’in paralarının suyunu çekmesini sağlayan yaverleri ve bu tip asalakları olur. Vahdettin, 16 Mayıs 1926 tarihinde San Remo’da öldüğünde kasaplara, bakkallara ve mağazalara önemli miktarda borçları vardı. Paralar ödenemeyince cenazesi haczedilir.

Vahdettin yeni Türkiye Cumhuriyeti ve Atatürk’e karşı bazı projelere de mali anlamda destek olur. San Ramo’da bizzat Vahdettin’i ziyaret eden Gümülcineli İsmail, Mevlanzade Rıfat, Vehip Paşa ve eski İç İşleri Bakanlarından Mehmet Ali Bey binlerce liraya varan paralar alırlar. Hatta San Remo’da Vahdettin’e bağlı olduğu iddia edilen Türkiye karşıtı Tarikat-ı Selahiye adlı bir örgüt kurulur.

Sadrazam Damat Ferit, Padişah Vahdettin’le birlikte hazırladığı “bütün yurdu 15 yıllığına İngilizlere bırakma” sömürgeleşme projesini, 30 Mart 1919’da İngiliz Yüksek Komiseri’ne sunmaktan çekinmeyecektir. Padişah Vahdettin, o kadar onursuz hareketler yapmaktadır ki onun bu aşırı maşalığı İngilizleri bile şaşırtır. İngilizler, başlangıçta Vahdettin’in bu aşırı hallerinden kuşkulanmışlar ve uzun süre onunla doğrudan irtibata geçmemişlerdir.

Vahdettin, San Remo’da bulunduğu günlerde ABD Başkanı’na da bir mektup yazar. Söz konusu mektup ABD Ulusal Arşivi’nde 86700/1788 numarada kayıtlıdır. Özetle; “Ankara Meclisi bir isyancı fitnedir ve alacağı bütün kararlar geçersizdir!Bu konuda ABD Başkanının yapacağı yardımları pek değerli sayarım!” demektedir.

Son Sultan Vahdettin İngiliz Yardımıyla Nasıl Kaçtı? başlıklı bu yazımızda sizlere; vahdettin anıları, vahdettin in oğlu ertuğrul, vahdettin neden ingilizlere sığındı, son padişah vahdettin ve atatürk, vahdettin kaçtı mı sürgün mü edildi, vahdettin istanbuldan ayrılışı, abdülhamit in kaçışı ve vahdettin ingiliz belgeleri arama sonuçlarıyla alakalı bilgiler vermeye gayret ettik umarım beğenirsiniz.