Yıldızname Hakkında Hiç Duymadıklarınız

Yıldızname’nin temelinde olan Ebced; Arap alfabesinin (elif, ba, cim, dal) gibi eski sıralanışından, (E-B-Ce-D) gibi ilk dört harfinin okunuşlarıyla ortaya çıkmış bir yapıdır. Ebced hesabı, bu alfabetik sayı sistemini kullanarak; kelime, cümlecik veya cümlelerin sayısal değerini hesaplama ve bunlardan manalar çıkartma işidir. Teori incelenen kelime, cümlecik veya metinde bir şekilde gizli şifreleme olduğu varsayımına dayanır. 

Semitik alfabelere ait bilinen tüm ebcedlerin Mısır hiyerogliflerine dayandığı sanılan protosemitik harflerden türediğine inanılmaktadır. İstanbul’daki bazı çeşmelerin tepesindeki mısralar ebcedle hesaplandığı yapılma tarihleri çıkar.

Eski çağlardan beri tüm büyücü ve farklı mutasavvıf kesimler tarafından kullanılmış, fonetik sistemin ilk icat edildiği günden bu yana bir şekilde harflerin içinde yer ettiği düşünülen harf hesabı metodu. Latin alfabesi, İbrani alfabesi, Arap alfabesi (ve belki başka birçok dil ve alfabe) için oluşturulmuş farklı türleri görülür. Avrupa geleneği içerisinde (bkz: gematria) olarak bilinir. Mesela bir cami açılışı var diyelim, şair öyle bi şiir yazıyor ki, ebced hesabı yapıldığında caminin açılış tarihini veriyor. bu arada ebced hesabında 31 “el” kelimesine karşılık gelirmiş. Ebced ya da ebcet olarak da bilinir. Ne kadar doğru bilinmez ama eşcinsel anlamına geldiği için okul numarası olarak 58 numara istenmezmiş.

Yıldızname Hakkında Hiç Duymadıklarınız

Yıldızname hakkında bilinmeyenler!

Fenike ebcedi ile ilk yaygın kullanım görülür. Arap ebcedinin İbrani ve Aramî alfabesi kaynaklı olduğuna şüphe görülmez. Yine Ebced’in ilk çıkışının Mısır hiyeroglif rakamları ile bağlantılı olabileceği düşünülür. Noktalı ve sesli harflerin zamanla ilave edildiği Arap alfabesindeki EBCED de buna paralel değişikliklere uğramıştır. Ebced hesabında harflerin sayısal değerleri Arap alfabesindeki sıraya göre değil, İbranice ve Süryanice’deki sıralamaya göredir.

Ebced’in bir takım amacını aşan uygulamaları eleştiri konusu olmuştur. Örneğin ilgili metnin böyle bir şifre veya gizem barındırdığı varsayımından hareketle dini metinlerden bir takım yeni anlam ve işaretler çıkartılması bunlardan birisidir. Bir diğer eleştiri konusu metnin yazıldığı tarihte kullanılmayan bir takvim sistemi kullanılarak şiir, dini metin vb. üzerinden bir takım tarih kehanetleri yapılmasıdır. Örneğin Hicri takvimin Ömer zamanında, Rumi takvim‘in ise Osmanlılar zamanında oluşturulmasına rağmen birtakım ayet ve hadisler üzerinde bu takvim sistemlerine göre hesap yapılabilmekte ve bu kaynaklara yeni anlamlar yüklenebilmektedir.

İslam’da Yıldızname

Yıldız falı dahil olmak üzere; kahve falı, el falı gibi her çeşit fal hurafe ve bunlarla ilgilenmek de büyük günahlardandır. “Falcının, büyücünün söylediklerine inanan, Kur’an-ı kerime inanmamış olur.” hadisinden hareketle konuya hakim olabiliriz. Fal baktıran, falcıya inanmasa bile, kırk gün namazı kabul olmaz. Burçlara göre fal ve benzer şekillerde tahminlere bakmak günahtır. Her burçta doğan aynı karakterle ilerlese, insanlar burç sayısı kadar yani 12 karakter dışına çıkamazlar.